UZUN bir durgunluğun ardından gelen 9 günlük Ramazan Bayramı tatili, bir ara nefes gibi oldu.

Evet; işlerde önemli bir hareketlilik var ama, bunu geçmişle mukayese etmek mümkün değil.

Bayram tatilinin başlamasından sonraki pazar günü, yani yoğunluğun en fazla yaşanması gereken günde, Büyük İstanbul Otogarı’ndan çıkış yapan otobüs sayısı 1.725 oldu, bu da hareketliliğin beklentilerin çok geride olduğunu gösteriyor.

Keza diğer taraftan baktığınızda, geçmiş bayram tatillerinin aksine ek seferlerde de beklenen seviyeler yakalanmadı. Biz ve otobüs firmalarının yetkilileri, İstanbul Otogarı’ndan çıkış yapan otobüs sayısının 2000’leri aşmasını bekliyordu.

En yoğun hareketlilik ise, tatilin ilk günü olan cumartesi günü yaşandı; söz konusu günde otogardan çıkış yapan otobüs sayısı 1925 oldu.

Bakıyorsunuz pazar günü, ki daha yüksek olması gerekirken rakam 1725’e kadar düştü.

Bayramdan önce de seçimlerin etkisiyle işlerde hafif bir canlanma yaşanmıştı.

Belki de bunun etkisiyledir bayram hareketliliğindeki yetersizlik.

Başka bazı nedenler söz konusu olsa da, ana belirleyici olan etken ekonomidir; yani vatandaşın alım gücüdür.

Temel ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlanan insanımızın seyahat etme gücü hiç ama hiç kalmadı; onun için de beklenen hareket olmadı.

Otobüs firmaları tarafından mecburiyetten artırılan bilet fiyatlarının da belirleyici unsur olduğunu kesinlikle unutmamak lazım.

Artan fiyatları eleştirenlere maliyetlerdeki yüksek artışı göz önüne almalarını öneririm.

Bayram seferleri tek ayaklı yapıldığı için gidişte ve dönüşte alınan para, gidiş-dönüşe yetmediği için fiyatları zamlı yapmak zorunda kaldı otobüs firmalarımız.

Çünkü litresi 45 lira sınırına dayanan akaryakıt çok ciddi bir şekilde maliyetleri etkiledi.

Onun yanında artan asgari ücrete paralel olarak personel, yazıhane kiraları, otobüs ve diğer yatırımlar, tamir, bakım, onarım, lastik, sigorta ne dersen de hepsini üst üste koyduğumuzda, bu maliyetlerin altından kalkmak çok mümkün değil.

Ben geçmişte söylemiştim; otobüs işletmeciliğinden, yani bu sektörden kaçan kurtulur. Maalesef yine aynı şeyi tekrarlayacağım hakikatten bu şartlar böyle devam ederse, bu sektörden kaçan kurtulur.

Uçak bileti otobüsten daha ucuz

BAKINIZ çarpıcı bir şey söylemek istiyorum; geçtiğimiz günlerde ‘İstanbul’dan Bodrum’a, Bodrum’dan İstanbul’a uçak bileti bakayım’ dedim.

İnanır mısınız, bayram sonrası 725 liraya Sabiha Gökçen Havaalanına uçak bileti var; siz otobüslerinizle Bodrum’dan İstanbul’a 720 liraya yolcu taşırsanız iflas edersiniz.

Akıl ve mantığa sığmıyor ama durum maalesef böyle.

Her şey, şehirlerarası otobüsçünün aleyhine, havayolu ve demiryolunun lehine işliyor. Ortada çok derin bir haksız rekabet var.

Sıradan bir atla İngiliz atını aynı kulvarlarda koşturmaktır bu!

Onun için hakikatten zor bir süreç; dahası bundan sonraki sürecin de nasıl işleyeceğini bilemiyoruz.

Akaryakıt fiyatlarının nerede duracağını göremiyoruz, petrolün varil fiyatı 90 doları geçti, böyle devam ederse hakikatten işler daha da zorlaşacak.

Keza bizdeki döviz kurlarının durumu da ortada, her gün dolar yükseliyor.

Hem petrolün varil fiyatı hem de kurların yükselmesi, bizim belimizi iki kez büküyor.

Benim asıl dikkat çekmek istediğim hususlardan birisi de, fiyat artışlarından otobüsçülerin sorumlu tutulması…

Bayram tatili süresince yapılan zamlardan dolayı herkes otobüsçüleri suçladı, ama maliyetlere baktığınız zaman pek de iç açıcı bir durum yok.

Yani bu alınan fiyatlarla bile otobüs işletmeciliği tek ayakla, yani tek yönlü yoğunlukla yapılması mümkün değil.

Dönüşte yolcunuz yoksa o zaman gitmeyeceksiniz veya 2 katı para alacaksınız, bu da mümkün değil; bakanlık bu konuda gerekli duyuruyu yaptı, yasal tarifenin üzerine çıkan her bilet başına 2600 lira ceza keseceklerini söylediler.

Yani demem o ki, bu fiyat artışlarının tek sebebi otobüsçüler değil, hiçbir otobüsçü yolcusunu kaybetmek istemez bu durumla karşı karşıya kalmak istemez.

Hakikatten maliyetler çok yükseldi bakanlığında bunu görmesi lazım buna göre maliyet hesaplaması yapması lazım.

Sen uçakla 700-800 liraya Anadolu Jet’ten, Pegasus’tan İstanbul’dan Bodrum’a bilet satarsan otobüsçü kaça taşıyacak yolcusunu; bu işin bir hesabı kitabı var, bir maliyeti var.

Onun için hakikatten Allah kolaylık versin!

İşte bayram da başladı tatil de başladı ilaveler yapıldı, arabalar dolu, bayram sürecinde zaten boş yatacak arabalar, gittikleri yerde aldıkları parayı da orada harcayacaklar.

Dönüşler başlayacak, 3 gün de dönüşler sürer, dönüşler de tek ayaklı, dönüş var gidiş yok. Dolayısıyla bu şartlarla bayramdan sonra rekabet yine alabildiğine gider, fiyatlar yarı yarıya azalır; bu şartlar altında da biz yaza çıkarız.

İyi de önümüzdeki yaz sezonunda ne olacağını dahi ön göremiyoruz, hakikatten ön görülecek bir durum yok.

Öğrenciler seyahat edemiyorlar, evlerine gidemiyorlar, tatillerine gidemiyorlar; zor bir süreç, zor zor zor…

Tabii bu arada bizim uyarılarımız olsun gene; bu bayram tatilinin ilk gününde yaşanan 650 trafik kazasında 9 vatandaşımızı kaybettik, bini aşkın vatandaşımız yaralandı.

Hep uyarıyoruz söylüyoruz, yola çıkan başta otobüs kaptanlarımız olmak üzere özel araç sahibi insanlar da dinlenmiş olarak seyahate çıksınlar, trafik kurallarına uysunlar, hız yapmasınalar, direksiyonda cep telefonu kullanmasınlar, dikkatli olsunlar onu söylüyoruz biz.

Otobüsle yolculuk yapanlar da mutlaka emniyet kemerlerini bağlasınlar, otobüs kaptanlarımız dinlenmeden yola çıkmasınlar.

Seçimler bitti icraat zamanı

SEÇİMLER bitti, bütün olayları seçimlerin arkasına gizlemiştik. İnşallah bundan sonra yeni bir icraat dönemi başlar, sektörün sorunlarının çözümü için de ilgili bakanlıklara yapılacak toplantıları hızlandırmaya çalışacağız.

Biz de bu konuda bakanlıklarımızdan gerekli desteği bekliyoruz.

Mevzuatta yapılması gereken değişiklikler, şoför sorununun çözümü, trafik kazalarının önlenmesi, araç takip sistemi vs bütün bunlar gündemimizde olan konular, inşallah bundan sonraki süreçte seçim sonrası süreçte hızlı şekilde karar alıp uygulamaya koyarız diye düşünüyorum.

Herkese iyi bayramlar iyi yolculuklar.